Türkiye Futbol Federasyonu düne kadar başarıyla götürdüğü süreci, UEFA baskısıyla aldığı bir kararla yerle bir etti. Fenerbahçemizi, hakkında kesinleşmiş bir hüküm olmadan, kulübümüz herhangi bir savunma yapamadan Şampiyonlar Ligi`ne katılmaktan men etti.
Bunu da UEFA`nın sıfır tolerans ilkesini referans gösterek yaptı ki, bu inanılmaz, akıllara zarar bir uygulamaydı. Çünkü Şampiyonlar Ligi`ne şike iddiaları nedeniyle açılan soruşturmada adı geçen Fenerbahçe alınmayıp, yerine yine şike iddiaları nedeniyle soruşturulan başka bir kulüp Trabzonspor alındı.
Bu hukuksuz kararı alan Mehmet Ali Aydınlar`ı ve TFF`yi kınıyoruz.
Kısa bir süre önce verdikleri karar nedeniyle onları övüp, gösterdikleri basiret yüzünden tebrik etmiştik. Ancak Avrupa`nın bir sömürge valisi edasıyla gönderdiği adamın karşısında, verdikleri hukuken doğru kararlarının arkasında durma iradesini gösteremediler. Altına imza attıkları bu rezil kararla, tarih karşısında sorumludurlar. Yazıklar olsun!
Bu sürecin cehenneme dönmesinde Türk Futbol ailesine mensup iki önemli aktörün büyük payı var. Bunlar en başından beri, meşhur bir cehennem fıkrası var ya aynen öyle davrandılar. Hani "adamın biri cehennem çukurundan tırmanıp çıkmaya çalışıyormuş" diye başlayan, zebanin kendisine "niye engellemiyorsun?" diye soran zebani arkadaşına, "burada Türkler var, merak etme onlar adamı paçasından çekip aşağı alır, bizim engellememize gerek yok" diye cevapladığı meşhur fıkra.
Bunlardan biri Trabzonspor. Trabzonspor camiası sanki kendi başkanları hakkında yurt dışına çıkma yasağı yokmuş gibi, sanki asbaşkanlarının telefon kayıtları yokmuş gibi, İlhan Cavcav`ın tabiriyle "Kupa da kupa" diye tutturup, başkalarının alın terini, emeğini yok sayıp, emek hırsızlığı yaparak Şampiyonlar Ligi`ne katılma midesizliğini gösterdiler. Tarihleri boyunca gidemedikleri, bu sene de ön eleme turunda elendikleri bu lige, şampiyon olmadan gitmenin onuru (!) onlara yeter.
Bu sürecin diğer önemli aktörü de Galatasaray. Onların da Galatasaray Lisesi`nde öğrendikleri Fransızca nihayet bir işe yaradı ve Fenerbahçe hakkındaki iddiaları Fransızca`ya tercüme edip UEFA`ya gammazlamak için kullandılar. Yeni başkanları Ünal Aysal Federasyonun her aldığı karardan sonra yaptığı açıklamalarla süreci baltaladı, Türk Futbol ailesinin birliğinin temellerine dinamitleri döşedi. Sonunda muradına erdi, mübarek olsun.
Son olarak da kendi yönetim kurulumuza iki çift laf edelim.
Bugüne kadar bu krizi yönetemediniz. Pısırık bir görüntü çizdiniz, taraftara güven vermediniz. İpler hep başkalarının elindeydi. Ancak artık Türkiye`nin en büyük Kulübü olan Fenerbahçe Spor Kulübü`nün yöneticileri olduğunuzu hatırlayın. İpleri elinize alın, inisiyatif kullanın.
Derhal olağanüstü kongre kararı alın. Orada ligden çekilme, futbol şubesini dondurma, havuzdan çıkma gibi bütün radikal seçenekleri kongre uyeleri nezdinde tartışalım. Artık başkanvekilimiz Nihat Özdemir`in dün akşam katıldığı bir programda "Biz Mehmet Ali Aydınlar`a güvendik, onun sözüyle hareket ettik" gibi bu onurlu ve gururlu camiaya yakışmayan söylemleri ve politikaları bırakın. Başkalarına değil, ait olduğunuz camianızın gücüne güvenin yeter.
ANTU.COM
Haber hakkındaki yorumlar;
http://forum.antu.com/KonuOku.aspx?gID=4&fID=9&kID=53022