Mourinho: Bu dönemler acıdır
Teknik Direktörümüz Jose Mourinho, Atakaş Hatayspor maçının ardından yayıncı kuruluşa maçı değerlendirdi.
Mourinho, “Bugün ‘İki maç vardı.’ diyebiliriz. Biri 11’e 11 oynanan kısım, diğeri de 11’e 10 oynanan kısım. 11’e 11 oynanırken rakibin hiç şutu yoktu. Maçı kolayca kazanabileceğimiz pozisyonlarımız vardı. 1-0 da öne geçmiştik, maçı domine ediyorduk, pozisyonlar üretiyorduk. 11’e 10 olduktan sonra oyun tamamen farklı bir hâl aldı. Mert Müldür’ün gördüğü kart sonrası rakip hemen beraberlik golünü buldu. İkinci yarı bizim için zordu. Aslında maçta öne geçecek, 2-1 yapacak pozisyonu yakalamıştık ama hemen akabinde genç kalecimizin yaptığı bir hata ve maçı kaybettik.” dedi.
BASIN TOPLANTISI
Basın toplantısında soruları yanıtlayan Teknik Direktörümüz Jose Mourinho, şu ifadeleri kullandı:
Ben son 7 senede Avrupa’da 2 tane final oynadım. Bu da şu anlama geliyor ki, ben son 7 senede Türk futbol tarihinin gördüğünden daha fazla final oynadım Avrupa’da. Evet, Porto ile kazanmış olduğum şampiyonluğun üzerinden yaklaşık 21 sene geçti. Ben bu son 7 senede de Avrupa’da finaller oynadım. Aslında Fenerbahçe ile de Şampiyonlar Ligi’ne katılabilmek için geçen yaz mücadele ettik, bunu denedik ama bizler için zorlu bir yazdı geçen yaz çünkü Avrupa Şampiyonası’na katılan oyuncular vardı, takıma geç katılan oyuncular vardı. Her zaman olduğu gibi Türk kulüpleri için erken transfer yapmak zor oluyor. Dolayısıyla bizler de bu zorluklarla savaştık. Geçen yaz Şampiyonlar Ligi’ne katılabilmek için penaltılarla savaştık ve 120. dakikada penaltı golüyle Lille’e elendik. ‘Şampiyonlar Ligi’nde olmayı, Avrupa Ligi veya Konferans Ligi’nde olmaya yeğler misiniz?’ diye sorarsanız, evet. Çünkü bu benim ki önümüzdeki yaz yine Şampiyonlar Ligi elemelerini geçebilmek için mücadele edeceğiz. Bir eleme turu ve sonra play off oynamamız gerekiyor. Mümkün olduğu kadar iyi hazırlanmamız gerekiyor bu maçlara.
Bu maçın sonucuyla ilgili olarak şunu söyleyebilirim: Sadece futboldan anlamayan insanlar sezon sonu ne anlama gelir bunu bilmezler. Sezon sonları gerçekten acıdır. Hedefi kalmayan takımlar için bu dönemler acıdır. Şampiyonluk için oynayan, Avrupa’ya gidecek sıralamada yer almaya çalışan takımlar veya küme düşmemeye oynayan takımların hedefi vardır. Ama hedefini kaybetmiş takım için bu dönemler acıdır. İdmanlarda takımı motive etmek kolay değildir. Bazı oyuncular da önümüzdeki sezon burada olmayacağını biliyor. Bu oyuncular için de bu motivasyonu sağlamak zordur. Buna rağmen bugünkü maça baktığımızda iki hikâye vardı. Birinci hikâye 11’e 11 oynanan kısımdı. 1-0 öne geçtik ki, 2’yi, 3’ü, 4’ü çok rahat bulabilirdik. Maç bizim kontrolümüzdeydi. Ama sonra bir kişi eksik kaldık ve o pozisyonun hemen akabinde rakibimiz golü attı ve bundan sonra maç içindeki her şey değişti. İkinci yarı bizler için ve oyuncular için zorluydu. Ağır bir mağlubiyet oldu. Sadece futboldan anlamayan insanlar veya insan doğasından anlamayan insanlar bu şekilde düşünür. Futboldan anlamayan, motivasyonun, hayal kırıklığının ne demek olduğunu bilmeyen insanlar bu durumu anlamazlar. Ama futbolu bilen insanlar bu durumu anlarlar. Ben haftalardır aynı şeyi söylüyorum. Son 4 maçımızda 12 puan alsak da sırlamadaki yerimiz değişmeyecek. Başakşehir maçında kazanırken de, Eyüpspor maçında kazanırken de düzgün oyunu sahaya yansıtmaya çalışmamızdaki zorluklar zaten gözüktü.
Zaten son birkaç basın toplantısında şunu belirtiyorum. Ben kulüp içi meseleleri kamuoyu önünde tartışmıyorum. Eğer bir şey gerçek çıkarsa veya çıkmazsa şunu söyleyebilirim ki o şey benim ağzımdan çıkmamıştır.
Zaten son birkaç basın toplantısında şunu belirtiyorum: Ben kulüp içi meseleleri kamuoyu önünde tartışmıyorum. Eğer bir şey gerçek çıkarsa veya gerçek çıkmazsa veya yarım gerçek çıkarsa şunu söyleyebilirim ki o şey benim ağzımdan çıkmamıştır. Çünkü benim sizlerle maç sonu yaptığım basın toplantıları dışında basınla sıfır kontağım var. Dolayısıyla hiçbir zaman başkanla görüştüm mü, yönetimle görüştüm mü, ne zaman görüştüm? Bu tarz bilgileri hiçbir zaman kimseye söylemedim ama eğer bana önümüzdeki sezon burada olacak mısınız diye soruyorsanız, ben de size Başkanımızın birkaç hafta önce televizyonda yapmış olduğu röportajı gösteririm ki o röportajda da kendisi zaten kalmamı istediğini belirtiyor. Kendisi bana önümüzdeki sezon için güveniyor. Zaten bu kamuoyunda bilinen bir bilgi. Başkanımız bunu televizyonda söyledi. Durum bu şekilde. Kendisi bu konuda gayet netti. Eğer herhangi bir şey değişirse, durumda bir değişiklik varsa bana bu konu hakkında bir şey söylenmedi. Başkanımızın televizyonda söylemiş olduğu sözleri belirtebilirim ki aynı şeyleri birebir görüşmemizde de bana söyledi. Durum bu kadar net.
Son maçlarda yaşanan hayal kırıklığına gelecek olursak aslında daha önce vermiş olduğum cevabı vereceğim. Bir önceki cevapta ki gibi. Bu durum hepimiz için acı verici. Bazen insanlar düşünüyorlar ki bizler sadece profesyoneliz. Bizler, oyuncular insan değil sadece bir profeyonellermiş gibi düşünüyorlar. Bizlerin acı çekmediğini düşünüyorlar. Bugün canımız yanmadan eve gideceğimizi düşünüyorlar ama bu doğru değil. Oyuncular da insan. Onların da duyguları var. Onlar da zaman zaman özgüven ve motivasyon eksikliği yaşayabiliyorlar. Şu anda da takımımızda olan durum bu. Matematiksel olarak şampiyonluğu kaybettiğimiz andan itibaren olan durum böyle. Matematiksel olarak kaybetmediğimiz zaman da farklı şeyler vardı. Aslında grup ve takım olarak imkansız olduğu hissiyatına kapılıyorduk ama buna rağmen oyuncularım her zaman savaştı. Ellerinden gelenin en iyisini yaptı. İyi sonuçlar aldık,kötü sonuçlar aldık ama en azından oyuncularım dürüst bir şekilde mücadelelerini gösterdiler. Son maçlara baktığımız zaman da bu da insan olmanın doğal sonucu. Ben taraftarlardan gelen her reaksiyonu kabul ediyorum ama şunu kabul etmem ki oyuncularımın umursamadıklarının düşünülmesini kabul etmem. Çünkü şöyle bir durum var ki gerçekten futbolu bilenler biliyor ki oyuncular bu durumdan etkileniyorlar. Belirtmiş olduğum gibi bazı oyuncular var. Önümüzdeki sene burada olmayacaklarını biliyorlar. Dolayısıyla bundan etkileniyorlar. Aynı zamanda önümüzdeki sezon için kafasında soru işareti olan oyuncular var. Tabii ki onlar da etkileniyor. Aynı zamanda benim vermiş olduğum bazı kararlar var ki, şunu da belirtmek istiyorum. Kararlarımdan hiçbir pişmanlık duymuyorum. Mesela bugün kalede Ertuğrul’u oynattım. Neden oynattım? Çünkü kendisi her şeyden önce bir insan ve genç bir oyuncu. Her gün her antrenmanda elinden gelenin en iyisini yapıyor. Sıcak havada, soğuk havada, yağmurda-karda yağsa her zaman elinden gelenin en iyisini yapıyor. Dolayısıyla deplasmanda oynadığımız bu maçta baskının daha az olacağını düşünerek onu oynatanın doğru olduğunu düşündüm. Kendisi bugün şanssız bir gün geçirdi. Bu kararımdan dolayı hiçbir pişmanlık duymuyorum. Eğer bana sezonun genelini bireysel anlamda analiz et derseniz; herhangi bir oyuncuyu daha az oynatmaktan dolayı pişmanlığın var mı diye sorarsanız, bu Cenk Tosun olurdu. Onu daha fazla oynatmadığım için pişmanım."